Tanrım…
8 Şubat 2016 – 02:27
Tanrım! Beni affet, sana inanmayı o kadar çok istiyorum ki. Bir anlığına bile olsa, senin var olmadığından o kadar emin olabiliyorum ki. En çok da varlığına ihtiyacım olduğu anlar hoşuma gitmiyor, insanın acizliğinin son noktası, köprüden önceki son şarampol.
Cennet ve cehennemden çok, mecbur kaldıklarımız, gereksizce yaşadıklarımız, hiç yaşayamayacaklarımız, eksik kaldıklarımız yoruyor beni. Yaptıklarımızın, yaşadıklarımızın karşılığını alamayacağımızı bilerek, sadece kendi benliğimizle, kendimize olan saygımızla, kendi var ettiklerimizle sonumuza kadar yaşamak mümkün mü? Bunun hakkında belki günlerce konuşabilirim ama ulaşacağım sonucun gereksizliği, var olmamızın bilinmeyen sebepleri alıkoyuyor beni. Tamamen yok olmaktan çok, şu an var olmak korkutuyor beni, tanrım, korkuyorum, milyonlarca ihtimalden sadece birkaçına dahil olmak korkutuyor beni, gerçekten var olabilmek korkutuyor beni.
Tanrım, kayboldum, sensizlikte kayboldum, var olamıyorum, eksik kaldıklarımla yaşayamıyorum.
Tanrım, beni affet, sana inanamıyorum!