Öğrenmek, eskiden bilinmiş bir şeyi yeniden hatırlamaktan başka bir şey değildir.
18 Ekim 2018, 13:18
Belki 3 yıl, belki 5 yıl geç kaldım sana. Saçma sapan yerleri gezdim şimdiye kadar. Başka insanlarla yattım, kendimi inandırdım. Bir şeyin doğru olmadığına yanlış olduğunu fark edene kadar inanıyorsun. Her şeyi doğru zannettim, hepsine inandım.
Doğru olan sen misin? Yoksa ben yine kendimi mi inandırıyorum. Bir hayalimde sarılıyorsun bana ve ben hüznümü görmüyorum bir anda. Hayalin bu kadar güzelken, gerçekte neden becerilemez ki. Seni sevmekten sana dokunmaktan daha fazlasını istiyorum. Sana güvenmek istiyorum. Ne düşüneceğini, bensiz hareket etmeyeceğini bilecek kadar güvenmek istiyorum.
Hayat belirli zamanlarda kırılmalar yaşıyor. Sanki benim hayatım o kırılma noktasını hiç yaşamadan, aynı ivme ile iyiye ya da kötüye gidiyor gibi. Zamanı gelmedi mi? Birileri bükemez mi beni? Kötüye doğru büksün, razıyım. Yoksa yaşadığımı bile hissedemeyecek kadar stabilim.
Aynı filmi binlerce kez izlemeye, aynı eli her gün tutmaya, aynı bedenle saatlerce sevişmeye mahkum olası geliyor insanın.
Aynı bedende yıllarca mahkum kalıp, başka bir hayata doğası geliyor insanın.
Hiçlikteki mahkumun doğal sessizliği gibi durası geliyor insanın.