Pardon, bir yanlışlık olmuş.
15 Haziran 2017, 00:40
Telefonu kapatırken bile ne diyeceğimi bilmiyordum sana. Gerçek misin sen? Gerçekten misin?
Şu an içinde bulunduğum ruh halinin hem ne kadar iyi, hem de ne kadar kötü olduğunu tahmin bile edemezsin. Ama kesinlikle eminim, iyi olan her bir şey sensin.
Sensin beni hayata, geleceğe karşı umutlandıran. Sensin bana, her şeyi bıraktırıp bunları yazdıran.
Ben mi farkında değilim, yoksa gerçekten tanımadığım, yaşamadığım birine mi aşık oluyorum. Verdiğim tüm sözlerin miladı sensin, bildiğim tüm hikayelerin doğrusu sensin. Bundan önce yazdığım ve okuduğum her şeyi yok sayan sensin.
Bir tek gülüşün mü tüm bunları yapan, yoksa tüm tesadüflerin birleşiminde var olan bir mucize mi bunlar.
Kendimin bile hatırlayamadığı yıllardan sonra ilk defa kötü sonlanabileceğini bilerek bir karar aldım hayatımda.
Gözlerimi bilerek kapatıyorum ilk defa…
Umurumda değil durumların ne halde olduğu, umurumda değil geleceğinde bana ne sakladığın.
Doğrusuyla, yanlışıyla, eksiğiyle, fazlasıyla, şu anım ve geleceğim ol sen benim.
Tek bir şey isteyecektim bugün senden. Köklerim sana sarılsın, sende var olayım, suretim sen ol…
Ama asla kendini benden saklama. Yalan söylediğinde, aldattığında, istemediğinde.
Sakın, kendini benden saklama.
“Kal orada güçlü bir şekilde” demiştin bana. Ne kadar güçlü kalırsam, enkazı o kadar büyük olacaktır.
Sen tüm enkazlara, kaçak katlara, dar sokaklara değersin…
İnsan, hayatında kendisiyle ve biz’iyle alakalı sıkıntının, her çeşidiyle karşılaşabiliyor.
Her birini sende sonlandırmak, sende bitirmek istiyorum ben. Tek sıkıntım sen ol benim, çözemediğim.
Sen bende kal, ben bizde. Belki bir gün sende katılmak istersin.
Biz’e…
Ben, hep öyle zannettiğim halde, ilk defa bu gece ölmedim.
Çünkü bu gece beni öldüren sen ol istedim.
Sana yazdım, sende kaldı, kalsın.
Seni seviyorum ben.